Translate

6 Mayıs 2020 Çarşamba

İlk Fısıltı

Gecenin ilk fısıltısı kulağıma ilişiyor.
Yıllardır kaçtığım gerçeklerle 
bir daha yüzleşiyorum.
İnsan bu hayatta onu en çok sevecek
kişiyi mi seçmeli ya da 
hayallerdeki, masallardaki aşkı mı beklemeli ?
Sizce peki ?
Bu Dünya'da en çok istenilen fakat
istenildiği kadar da bulunamayan ;
birisi tarafından karşılıksız, sonsuz aşkla sevilmek..
Ben bunu yakalamışken bu içimdeki düşünceler neden ?
Onu, onun beni sevdiği kadar sevememe korkusu mu
yoksa
onun beni bu kadar çok sevmesi mi ?..
Ya da gerçekten göz yüksekliği mi ?
Ya daha iyisi, daha çok seveni, daha yakışıklısı, daha...
Tam olarak ne olduğunu bilmiyorum
ama bildiğim tek bir şey var :
onu, onun sevdiği kadar sevemesem de
ondan ayrılamıyor oluşum...
Bu başka birinin bir daha beni böyle
sevemeyecek olmasının korkusu mu
yoksa
yavaş yavaş onu, onun gibi 
sevmeye başladığımın göstergesi mi ?

  Güneşli Geceler ^_^

13 yorum:

  1. Çok içten ve çok başarılı bir duygu paylaşımı olmuş. Hakettiğiniz değeri görürsünüz inşallah. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ediyorum bu güzel yorumunuz için. Takipte kalın lütfen :)

      Sil
  2. Bende şiir yazmayı çok seviyorum ama bu kadar da yazamam kaleminize sağlık çok güzel olmuş👏👏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Estağfirullah yazan herkesin kalemi güzeldir. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim :)

      Sil
  3. Başlangıç için güzel, bensce blog teması değişmeli

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim :) Önerinizi dikkate alacağım.

      Sil
  4. Sizi ona bağlayan onun sizi bu kadar çok sevmesi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Peki beni bağlayan bu şeyin ben de yavaş yavaş duygu oluşturmasını neye bağlamalıyım szice ?..

      Sil
    2. Bence sizde de bir takım duygular var fakat bastırmaya çalışıyorsunuz .

      Sil
    3. Siz de onu tanıdıkça ona karşı onun gibi duygu beslemeye başlamışsınız.

      Sil